Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

20-21 Ekim Ortadoğu Konferansı-Ender İmrek

 HDK, Halkların Demokratik Kongresi 20-21 Ekim’de oldukça önemli bir konferans yapacak.İsyanlar, ayaklanmalar, dış müdahaleler, işbirlikçi hareketler, Sünni-Şii karşıtlığı, gelişmelerin Filistin sorununa etkileri, AKP’nin “model ülke” hayalleri, Suriye’ye yönelik savaş politikaları ve daha bir çok konu tartışılacak.
Konferans hazırlıkları tamamlanıyor. Boğaziçi Üniversitesi’nde yapılacak olan ve iki gün boyunca birçok konunun tartışılacağa konferans, aynı zamanda AKP Hükümetinin dezenformasyonunu da boşa çıkaracak bir etki yaratacak. Arap ülkelerindeki durumu onca ülkeden gelen temsilciler aktaracak, tartışacak. Avrupa’dan ve Türkiye’den katılımlarla, başta Ortadoğu’daki gelişmeler olmak üzere, özellikle Suriye’deki gelişmeler masaya yatırılacak.
Türkiye hükümetinin savaşı oyun sanma tutumunun neler getirdiği ve nelere mal olacağı daha somut anlam kazanacak.
Görüldüğü gibi, AKP Hükümeti, iç kamuoyunu ısındırayım, şovenizmi arttırayım, savaş politikalarına desteği arttırayım hesabıyla olmadık işlere başvuruyor. Bölge ülkelerini de aşan, Rusya’yla gerilim yaratan işlere kalkışıyor. Korsanvari hareketlere girişiyor. Savaş uçaklarını harekete geçirip, F-16’lar eşliğinde yolcu uçaklarını indiriyor. Uçak personeline ve yolculara zorla kağıtlar imzalatmaya kalkıyor. Uçağı niçin indirdiği, içinde neler bulunduğuna ilişkin inandırıcı hiçbir kanıt ileri süremeyen Türkiye hükümeti, tıpkı Suriye hava sahasında düşen/düşürülen savaş uçağı olayında olduğu gibi uluslararası düzeyde bir kez daha zorda kalmış bulunuyor.
AKP Kongresinde konuşulanların karar ve kanun gibi hayata geçiren, ‘ben yaptım oldu’ politikasıyla içeride tam bir diktatörlük uygulayan AKP hükümeti, aynı tarzı uluslararası politika ve sorunlarda da uygulamaya kalkınca, gülünç duruma düşmekten kurtulamıyor.
Son olayın da gösterdiği gibi, Türkiye hükümeti cehaletin verdiği cesaretle hareket edenlere yakıştırılabilecek bir tutum sergiliyor. Olup bitenin yaşanmakta olanın çelik-çomak oynamak olmadığını hâlâ anlamamış görünüyor. Korsanlığa soyunuyor. ABD’den aldığı istihbaratla yanlış üstüne yanlış yapıyor. Roboskî’de 34 yurttaşın ‘terörist sandık’ diyerek katledilmesinden bu yana ABD’nin verdiği istihbaratlarla yanlış üzerine yanlış yapıyor.
Muhtemelen, Rusya’dan kalkan Suriye yolcu uçağının Türkiye savaş uçaklarıyla indirilmesinde de ABD istihbaratı dayanak edilmiştir. ABD’nin ipiyle kuyuya inen ve başına gelmedik kalmayan Türkiye ve AKP Hükümeti hala yaşananlardan ders çıkarmamış görünüyor.
Suriye’ye yönelik savaş hazırlıkları ve tüm Ortadoğu’daki gelişmelerin ele alınması ve değerlendirilmesinde, AKP hükümetinin neredeyse tüm ülkelerden ayrı düştüğü bir tabloyla karşı karşıyayız. Irak ile gerilen ipler, Maliki’nin son Rusya ziyaretiyle birlikte üst düzeye çıktı. Uçak krizinden sonra Rusya Devlet Başkanı Putin’in yapacağı ziyareti iptal etmesi, İran ile süregelen gerilimli ilişkilerin artarak devam etmesi ve Arap ülkelerinin hemen hepsinde Türkiye’ye karşı halktan yükselen tepki ve savaş politikalarını lanetleme girişimleri Türkiye’nin giderek daha da sıkışacağını gösteriyor. AKP’nin egemenlik alanı içindeki medyanın ve her alanda koro olmuş savaş bezirganlarının aksine, Türkiye halkları da savaşa ve AKP’nin bu yönlü politikalarına karşı çıkıyor. Bunun önümüzdeki günlerde daha da artacağı görülüyor. ABD seçimleriyle birlikte, Suriye’ye yönelik savaş politikasında rahatlayacağı, ABD’den daha açık güç ve destek alacağını düşünen Türkiye hükümeti bu hesabının da tutmadığını görecektir.
HDK’nin “Halkların Adalet, Özgürlük Arayışları ve Dış Müdahaleler” adı altında düzenleyeceği konferansın çağrı metni şöyle;
“Halkların Demokratik Kongresi, Kuzey Afrika’dan Ortadoğu’ya yayılan Arap halk hareketleri ve isyanlarından dış müdahalelere, bozulan güç dengelerinden Siyasi İslam’a, Sünni, Şii gerginliğinden yıkılan statükolara, halkların özgürlük ve adalet arayışlarına, AKP’nin çıkardığı savaş tezkeresinden Türkiye’nin model ülke olma hesabına ve Suriye’deki çatışmalardan bölgeyi sarsan Kürt Rönesansı’na kadar değişimleri ve olası gelişmeleri konu edecek geniş bir tartışma platformu yaratıyor.
‘Halkların Adalet, Özgürlük Arayışları ve Müdahaleler’  konulu Ortadoğu Konferansı’nda Tunus’tan, Mısır’dan, Ürdün’den, Fas’tan, Filistin’den, Lübnan’dan, Suriye’den İran’dan, Irak’tan, Türkiye’den ve Avrupa ülkelerinden katılan örgütlerin temsilcileri, aktivistler, araştırmacılar ve akademisyenler bölge politikalarını ve olası gelişmeleri değerlendirecekler.
Halklarımız için barışı, adaleti, özgürlüğü ve kardeşliği nasıl yaratabileceğimize de ışık tutmak istediğimiz konferansa katılımız çalışmamıza güç katacaktır.”
20-21 Ekim’de İstanbul’da Boğaziçi Üniversitesi’nde gerçekleşecek olan Ortadoğu Konferansı’na katılmak için şimdiden programınızı  yapmanızı öneririm.