Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Dersim'in kutsallarından dağ keçileri için vur emri!

Ferhat Aslan-Av sezonun açılmasıyla birlikte Dersim'de endemik canlı türlerine yönelik katliam da başlatılmış oldu. Nesli tükenmek üzere olan ve Dersimliler tarafından "kutsal" görülen Şamuaların (Bezuar Dağ Keçisi) avlanmasına yasaklanması için Dersimlilerin tepkisi üzerine Tunceli İl Av Komisyonu'nun getirdiği öneriyi valilik onaylarken, Çevre ve Orman Bakanlığı'na bağlı Merkeze Av Komisyonu ise, söz konusu öneriyi reddetti.

Dersim'de insanı bir yandan baraj ve HES'lerle doğasının yok edilmemesi için mücadele ederken, diğer yandan ise endemik türlerden olan canlıların avlanmaması için de çaba harcıyor. Kürt Aleviliğin de "kutsal" sayılan ve endemik canlı türü olan Şamua'nın (Bezuar) geçen yıl yüzlercesinin avlanmasına tanıklık eden çevreciler ve Dersimlilerin tepkisi üzerine Dersim İl Av Komisyonu, valiliğe av yasağının getirilmesi önerisinde bulundu. Valilik, İl Komisyonu'nun talebine olumlu yanıt verirken, Merkezi Av Komisyonu'nun ise Şamuaların avlanmasına onay verdiği ve diğer yıllarda verilen kotanın üstünde avlanma çıkardığı öğrenildi. Konu ile ilgili bilgi veren Munzur Doğa aktivisti Haydar Çetinkaya, Şamuaların yok edilmesine katkı sunan Merkezi Av Komisyonu'nun tutumuna anlam veremediklerini ifade etti. "2010-2011 yılı av sezonunda yaptığımız inceleme sonucu 500'ü aşkın dağ keçisinin avlandığını öğrendik. Dersim coğrafyasında 3 çeşit dağ keçisi yaşıyor. Ancak nesli tükenmek üzere olan Şamuaların yabancı avcılar tarafından büyük paralar karşılığında avlanmasına Orman Müdürlüğü onay veriyor. Aslında geçen sene yapılan itirazlar sonucunda İl Av Komisyonu dağ keçilerinin bölgede kutsal sayıldıkları için vurulmalarının yasaklanması için valiliğe önerge götürdü. Ancak Merkezi Av Komisyonu bu öneriyi reddetti. Aksine av kotası yükseltilerek, daha fazla Şamua katledilecektir" diye konuştu.

Dersim katliamında bile öldürülmemiş'

Dersim katliamında dağlara sığınan Alevilerin aç kalmalarına rağmen dağ keçilerini öldürmediklerini ifade eden Çetinkaya, "Dağ keçisinin mitolojisi Ana Fatma'ya dayanıyor. Ana Fatma kendi beslediği dağ keçisine beddua ediyor. O beddua sonrasında bir avcı tarafından vuruluyor. Ana Fatma bu durumdan çok etkileniyor ve pişman oluyor. O günden bu yana Kızılbaş Kürtler, dağ keçisini çok zor durumda olmadan öldürmüyor. Hatta Dersim katliamında yaşlılar, çocuklar ve kadınlar aç bile kalıyorlar; ama Ana Fatma'nın dağ keçisine dokunmuyorlar. Peki şuan bu zulmü yapanlar, 3 bini aşkın dağ keçisinin yaşadığı Dersim coğrafyasında her yıl 500 tane vurmaya devam ederlerse, 5 yılda bitirirler. Bu katliamı gerçekleştirenler Alevi inancına göre düşkündür. Ayrıca coğrafyamızı talan edenlerden hiçbir farkları yoktur. Kim dağ keçisini yok ediyorsa, baraj yapan zihniyetten hiçbir farkı yoktur" diye belirtti.