Kurmes Dernegi Resmi Web Sitesi

Kurmeş Derneği ve İşleyişi

Kurmeş derneği ilk bakışta küçük bir köy derneği olarak algılanır ve tanımlanır bu doğrudur,fakat derneğin işleyişine çalışmalarına ve bugünkü noktaya gelişine şöyle bir göz attığımızda bu tanımlamanın derneğimizi yeterince kapsamadığını anlıyoruz. Derneğimiz bir köyün sosyal,siyasal,kültürel ve çeveresel gibi bir çok alanda sorunlarını  gündeme alıp bunlara çözümler üretme, yardımlaşma ve dayanışma ilkelerini ön plana alarak desteklemesi gibi önemli işlevler üstlenmiş bulunmaktadır.

Kurmeş derneği üzerinde gelişimini sürdürdüğü toplumun yapısını çok iyi analiz etmiş ve buna uygun bir çalışma tarzı yakalamaya çalışmıştır.  Kurumumuz  çalışmalarını  toplumumuzun sosyal,siyasal, ve kültürel yapısıyla uyumlu bir şekilde sürdürmektedir. Bir topluma eğemen tek bir fikri yükleme eğilimini doğru bulmuyor tam tersine fikirlerin farklı olmasından,tartışılmasından ve eleştirilmesinden yanadır.Kurumumuz  toplumsal birliğimizi tek bir fikrin hakim olmasıyla değil varoluş nedenlerinin bilinmesiyle mümkün olduğunu ve  ancak bu şekilde sağlıklı bir gelişme göstereceğini belirterek değerler üzerine çalışmalarını şekillendirir.  Toplum olarak tıpkı diğer topluluklar gibi farklılıklarımız hem düşünsel hemde siyasal anlamda vardır,bu farklılıkları bir karşı anlayış olarak değilde olması gereken düşünceler ve gelişmeler olarak kabul etmiştir. Mesela birisi kalkıp ben bir aleviyim kürt değilim derse buna cevabımız sert ve keskin olmamalı önce bu düşüncesini açmasını anlatmasını isteriz,süreç içerisinde bu düşüncesini kurumumuz içerisinde dile getiren ve bir bakımada rahatlayan üyemiz ileriki günlerdede kendisinden daha farklı düşünenleri dinleyecek ve ilk günkü gibi tepki göstermeyerek bir ölçüde kendi gerçeklerine dönerek ortak bir nokta yakalayacaktır. Siyasal alanda farklı düşünen köylülerimiz vardır,bu köylülerimizin bir bölümü derneğimizin kuruluşundan bu yana 7 yıllık bir süreç geçmesine rahmen hala derneğimize üye olmamış bir ölçüde endişeyle yaklaşarak veya gerekli görmediklerini varsayarak mesafe koymuşlardır.Kendileriyle konuşulduğunda karşı olmadıklarınıda belirten cümleler kullanmaktadırlar. Bu arkadaşlarımızında gelecekte kurumumuza üye olarak sahip çıkacakları umudunu taşıyoruz.

Kurum olarak bölgemizin sorunlarına olanaklarımız ve gücümüz çerçevesinde destek vermeye hizmet etmeye çalışıyoruz.Örneğin Dersim’in kanayan bir yarası var „Dersim Jenosidi“ buna sessiz kalmamız mümkün mü!  Tarihsel anlamda büyük bir kıyıma uğrayan halkımızın bu sorunu yüreklerde hala acısını sürdürürken kurum olarak kurmeşlilerin buna sessiz kalması mümkün değildir,fakat bu olayları gündemine alırkende başka yapıları karşısına alma düşüncesi ve ilkesinde de değildir,ilişkilerine özenle dikkat etmektedir.Bu anlamda doğru bulduğu yararlı bulduğu bütün çalışmaları destekler ve yanında yer alır. Genel ve Ulusal bir sorunumuz  olan Kürt  sorununada sesiz kalması mümkün değildir, bölgemizde 30 yılı aşkın bir süredir süregelen savaşın barışçıl bir şekilde sonuçlanması çalışmalarını destekler.

Dersim’in bir başka sorunuda son dönemlerde sık sık tartışılan“dersimce“ veya „desim“ gibi kendilerini farklı bir ulus bir halk olarak tanımlamaya çalışan kesimlerin yarattığı düşüncelerin ortaya çıkardığı sorunlar ve yaklaşımlardır. Bu konuda derneğimizin tutumu net bir şekilde kamuya deklere edilmiştir,Dersim‘in farklı bir ulus olarak tanımlanmasını ütopik bir yaklaşım ve şov yapmak isteyenlerin bunun üzerine rant yaratmaya çalışanların bir oyunu olarak gördüğümüzü belirtmek isteriz.Dersim’de farklı dillerin konuşulması bu bölgenin diğer kürt veya türk bölgelerinden farklı olarak yorumlanmasına gerekçe değildir,Zazaca konuşulacak ve bu dil elbetteki korunacak  bu anlamda da yapılacak  çalışmalar,projeler  desteklenmeli teşvik edilmelidir,ki bunuda her aklı selim kurum destekler burada herhangi bir sorun yok, Kurmeş Derneği‘de bu anlamda yapılacak çalışmalara katkı sunar. Hatırlanacağı üzere Kurmeş Derneği Dersim Dernekleri Federasyonunun kurucu derneği iken yapılan toplantılarda televizyon proğramları konuşulurken sürekli „Zazaca“ nın öncelikli olarak konuşulmasından yana tavır ve görüş bildirmiştir bu anlamda da yapılacak proğramlarda şimdilik kürtçe proğrama gerek görmemiş önceliğin kaybolma tehlikesi daha çok olan „zazaca“dilinin sahiplenilmesi olması gerektiği düşüncesini savunuyordu. Daha sonraki gelişmelerde FDG’li yöneticiler Dersim‘in büyük bir bölümününde kürtçe konuştuğu gerçeğini gözardı ettiler. Bu çevrelerin bölgemiz üzerine karar verme yetkilerine sahip olmadığını düşünüyoruz. Kurmeş Derneği olarak Dersim açısında bu gelişmeleri doğru bulmadığımızı Dersim halkının hakettiği birlik ve beraberliğin sağlanması ve sürdürülmesi için yapılacak  çalışmaları önemsediğimizi  ve destekleyeceğimizi belirtmek isteriz.

Kurmeş derneği olarak toplumumuzun asırlardır sahip olduğu inanca karşı hertürlü saygınlığı göstermiş hatta yer yer bu inancın gereğini yerine getirecek çalışmalar yapmıştır.Almanya’nın bir çok yerinde „Cem“ bağlamış toplumumuza kendi ibadetlerini yapma olanağı sunmuştur.İnançlar noktasında sahip olduğumuz bir çok çelişki vardır,kimileri kendi siyasal düşüncelerinden dolayı kimileride dine karşı oluşundan dolayı bu çalışmaları geri olarak yorumlamış derneğimizin bu çalışmalarını gereksiz bulmuşlar. Oysa kurum olarak böyle düşünmediğimizi bu sorunun toplumumuzun en temel sorunu olarak karşımızda durduğunu bilerek tarihsel süreçleride iyi analize ederek toplumumuzun inancında bir geriliğin olmadığını birlik ve beraberliğin yanı sıra içinde devrimci inceliklerin komin yaşamın bulunduğunu tespit ettik ve bunun tarihsel bir kültür olduğu yargısına vardık. En keskin anlatımla Lenin dahi inançlara karşı daha itinalı yaklaşılmalı diyor.Bir yandan dini yasaklayarak yok sayarak papazların istediği siyaseti yapma hatasına giriyor öte yandan materyalist düşünceyi halka anlatmanın yolunu kapatmış oluyoruz. Bu durumu iyi kullanan  Papazlar „dinsizlere bakın tanrıya inanmıyorlar„  propagandasını yayarak özellikle yoksul ve hala dinin etkisinin hakim olduğu bölgelere devrimcilerin girişini, gelişimini engellemiş oluyorlardı.Komünistlerde „Biz Ateistiz“ diyerek bunlara aslında yardımcı oluyor tamda Papazların politikalarına yağ sürüyorlardı. Dinin kaynağının materyalist bir kaynak çerçevesinde açıklanması ve sürece bırakılması gerekirken dine karşı mücadeleyi soyut bir pratik vaaz çerçevesi içerisinde sınırlamak doğru değildir.(Karl Marx ve Doktrini-Lenin s.112) Kurum olarak siyasi bir hedef amaçlamıyoruz  fakat halkımızın geleneğinde olan bu iki düşünceninde bir arada yaşaması gerektiğini birinin öbürünü alt etme yok etme politikalarını doğru görmediğimizi belirtmek isteriz.

„Derneğimizi inşa ettik bir kaç etkinlik düzenledik şimdi oturup bunları seyre daldık“ mantığından uzak sürekli ileriye bakan ve çalışmaları geleceğe yönelik planlayan moderniteyi yakalamış bir kurum olmayı hedefliyoruz. Yaşadığımız ülkeler genellikle moderniteyi dünyanın diğer ülkelerine nazaran daha erken yakalamış ve içselleştirmiş ülkelerdir.Batı dünyasının yaşamına bakıldığında bir modernitenin olduğunu rahatlıkla görebilmekteyiz. Aklın ve bilimin bireyi sarmaladığı,düşünen,tartışan,yeri geldiğinde en yakınına muhalefet eden,araştıran,bilgi düzeyini artıran sürekli merak eden, okuyan,gezen bireylerde özgürce düşünceyi geliştiren herhangi bir yapıya sonuna kadar körü körüne bağlı kalmayan bu bakımlardan moderniteyi yakalamış bir toplulukla iç içe yaşamanın, üyelerimizinde bu yönlü olumlu gelişmelerine bir nevide olsa katkı sağlamaya kurumumuz büyük önem vermektedir. Toplumumuzun yaşadığı ülkelerdeki topluma enteğre olmasına yardımcı olmayı yeğleyen kurumumuz kendilerini var eden değerlerini korumasını kökten bir asimilasyona karşı durmayı ilke olarak savunur.

Derneğimizin gelişimini sağlayacak olan bireysel çalışma yada  atılımlar değil,sosyal ve ekonomik boyutlarıyla birlikte düşünsel dayanışmalarda bu gelişmenin bir parçasıdır. Bu bağlamda 6 yıldır yayın yapan sitemiz önemli bir işlev üstlenmiş bulunmaktadır. Kurumumuz gençlerimizin yaşadıkları farklı mekanlar gereği edindikleri farklı kültürler derneğimiz  tarafından iyi analiz edilmiş olup buna göre etkinlikler düzenleyecek,gençliğe yönelik çalışmalar organize edecektir. Gençlik çalışmalarımızın yaşama geçirilmesi için 4. Kongremize önemli görevler düşmektedir.Burada seçilecek gençlik kolları ile gençlere yönelik yurt dışı ve içi çalışmalarda önemli bir gelişme yaşanacaktır. Derneğimiz bünyesinde önemli gördüğümüz bir diğer çalışmada kadınlarımızın çalışmalarıdır. Derneğimiz kadınlarımızında tıpkı erkek üyeleri kadar söz hakkına sahip olduğunu yönetme hakkına sahip olduğunu vurgular ve bu anlamda seçilecek üye sayılarında kadınların çok olmasına ve söz sahibi olmasına özen gösterir. Kadınlarımızın kendi sorunlarına yaklaşımında derneğimiz hertürlü yardımı yapmakta ve önümüzdeki çalışmalarda tıpkı gençlerimiz gibi kadınlarımızında daha aktif olmaları ve çeşitli etkinliklerle sorunlarını tartışmaları gündeme taşımalarını önemser.

Saygı değer üyelerimiz ve Dostlarımız,

Kurmeş derneği olarak geldiğimiz noktaya kolay ulaşmadık bu anlamda bu konumun dahada ileriye taşınması bölgemizin sorunlarını bünyesinde tartışması ve çözümlemelerinde yardımcı olunması açısında hepinizin desteğine ihtiyacı olacaktır.4.Kongremiz her açıdan bizler tarafından büyük önem arzetmektedir.Bu kısa tanıtım ve açıklamalardan sonra sizlerinde bu kongreye ilgi duyacağınızı özellikle siz değerli üyelerimizin bir gününüzü derneğinize ayırarak kongreye gelip düşünce ve önerilerinizi sunacağınızı göreve talip olacağınızı umut ediyor bekliyoruz.

En içten sevgi ve selamlarımızlan

Kurmeş Derneği Yönetim Kurulu